Diyetisyen Nur Dilara Mutlu

Toplumsal olarak herkesin düşündüğü hata kilo problemini estetik sorun olarak görmek. Doğru olan ise fazla kilolarınızın sağlığınızı tehdit eden bir sorun olarak görmektir. Önemli olan uygulayacağınız sağlıklı beslenme programını yaşamınızın her anında da uygulamak.

Diyet denildiğinde insanların aklına gelen ilk şey zayıflama olsa da, kilo almak için de bir diyet programı uygulanması gerekiyor. Kilo alımına engel bir sağlık problemi olmadığı takdirde uygun bir planlama ile ideal kilonuza ulaşılabilirsiniz. Orantılı, sağlıklı ve formda bir vücuda sahip olmak için uzman yardımı almak ve bazı kurallara uymak önem taşıyor.

Hamile bireylerin bebeklerinin sağlıklı gelişimi açısından beslenmelerine gereken önemi vermelidir. Hamilelik dönemimde anne adayının sağlıklı beslenmesi hem kendi hem de bebeğin sağlığı açısından çok önemlidir.

Çockların gelişiminde beslenme çok önemli bir yer kaplamaktadır. Çocukluk çağında sağlıklı beslenmek için hangi besin grupları tüketilmelidir hangilerinden uzak durulmalıdır bu yazımızda onlara yer vereceğiz.

Diyabet tedavisinde kan şekeri kontrolünü sağlamak için sağlıklı beslenmek ve bunu alışkanlık haline getirmek çok önemlidir. Diyabeti olmayan bireylerde olduğu gibi diyabetli bireylerinde yeterli ve dengeli beslenmeyi öğrenmesi ve öğrendiklerini günlük hayatlarında uygulaması sağlıklı bir yaşamın temelini oluşturur. 

Sindirim sistemi hastalıklarında beslenmenin yeri çok önemlidir. Uygun öğün listeleri ile başlangıç seviyesindeki hastalıklar tedavi edilebilmekte ya da kontrol altına alınabilmektedir. Sindirim sistemi sağlığı için en önemli nokta dengeli ve doğal beslenmektir.

Hekimler kimi zaman çeşitli sağlık sorunları nedeniyle hastanede yatarak tedavi gören hastaların tedavilerine güç kazandırmak amacıyla beslenme ve diyet birimiyle iş birliği içinde çalışmaktadır. Yatan hastaların beslenme izlemi ihmal edilmemelidir.

 Bir beslenme programı planlanırken kişiden kişiye farklılık gösteren durumlar diyetisyen tarafından çok iyi belirlenmiş olması gerekiyor. Bunlar yaş, cinsiyet, boy, kilo, metabolizma hızı, kan bulguları, yaşam tarzı, fiziksel aktivitesi, varsa hastalığı, varsa kullandığı ilaçlar, varsa kalıtsal ve ailevi hastalıklar ve sevdiği-sevmediği yiyeceklerdir. Peki bu uygulamayla ne amaçlanır ?

Besin alerjisi konusunda toplumumuzda kavramsal açıdan bir kargaşa yaşanmaktadır. Bir besinin tüketiminden sonra sindirim sistemimizi ilgilendiren şikayetler olduğunda çoğunlukla besin alerjisi olarak algılamaya yönelik bir algı içerisindeyiz. Oysa bu klinik bulguların bir çoğu alerjik reaksiyonlardan daha ziyade gıdalara bağlı intolerans sonucu ortaya çıkmaktadır.

Besin alerjisi ya da intoleransı sonucu gelişen klinik bulgular benzerlik gösterdiği için bu karışıklığın yaşanması olağan görülebilir. Ancak iki durumun da gelişim mekanizmaları, dolayısıyla tedavileri de çok farklı olduğu için tanının doğru konulması oldukça önemlidir.

Yeme bozuklukları, hem duygusal hem de fiziksel semptomlarla birlikte seyreden psikolojik durumlardır. Bozukluklar arasında anoreksiya nervoza, bulimia nervoza, ortoreksiya nervoza ve tıkınırcasına yeme bozukluğu bulunmaktadır.